Erken kalk okula git. Erken kalk işe git. Erken kalk halletmen gereken şeyler var. Uzun yıllar hiç sevmediğim cümlelerdi. Ta ki Mişa(köpeğim) hayatıma girinceye kadar... Onunla her şey değişti. Tuvalet eğitimi filan derken erken kalkmak alışkanlık oldu. Enerjik hissediyorum. Daha çok zamanım oluyor. Müthiş... Güzellikleri bununla sınırlı değil tabi ki. Sadece doğa seslerinin içinde yürüyüşler ve en tatlısı gün doğuyor. Hem de nasıl doğmak... Görsel şölen:) Önceden deneyimlemiş olsam da bu farkındalık başkaydı. Her sabah birbirimizi selamlıyoruz. Artık gökyüzüne bakmak, evden çıkınca yaptığım ilk şey olmaya başladı. Kaç yıl geçti şimdi her sabah denk gelmiyoruz. Denk gelince de tatlı bir mutluluk oluyor sanki bir süredir görmediğin dostunla karşılaşmak gibi...
Geçenlerde gündoğumu beni neden bu kadar heyecanlandırıyor diye düşündüm. Başlangıç:) Yeni bir gün, umutlar, fırsatlar belki üzüntü... Biliyorum ki hepsi geçici. Bugün üzülsem de yarın mutlu olabilirim. Güneş her gün yeniden doğuyor. Bazen bulutların arkasında kalsa da orada biliyorum. Peki ya ben:) Bende her gece bir nevi ölüyorum ve ertesi gün doğuyorum. Kafanda takılı olan şeyleri bir kenara not et. Seninle yarın ilgileneceğim diyebilirsin ve rüyanda çözülmesi için niyet edebilirsin sonra uyu. Sabah huzurlu kalktığını fark edeceksin.
''Bugün sadece gözlerini açabildiğin için ve nefes alabildiğin şükret.''
Farkında olmadan görev gibi yaptığımız işlerden sıyrılıp etrafımıza bakarsak, güzellikler yanı başımızda.
Canımdan kızımdan öğrendiklerimden birkaçı;
*Erken kalk.
*Yürüyüşe çık.
*Farkında olarak adımlarını at ve etrafına bak.
*Anda kal.
*Şükret.
PB