''Maya, Hopi ve İnka kehanetlerine göre, insanlık tarihinde bir dönüm noktasındayız. Homo sapiens türünden homo Luminous olduğu, çok daha yüksek bir seviyede fiziksel dünyayı oluşturan titreşim ve ışık gördüğümüz yeteneği ile varlıklar. İlk defa, tüm insanlık arasında değil kendi içinde gelişebilecek. Evrimin nasıl işlediğine dair inançlarla çelişen bir nesil. Kendi yaşamlarımız içinde biyolojik bir kuantum sıçraması yapacağız ve edindiğimiz fiziksel, duygusal ve ruhsal özellikler çocuklarımıza ve çocuklarımızın çocuklarına aktarılacaktır.
Buna inanmak zor geliyorsa, hücreleriniz kendilerini değiştirirken vücudunuzun yeni bir kopyasını yaklaşık sekiz ayda bir oluşturduğunuzu düşünün. Bunlar Şamanik çalışmaları uygulayarak, ebeveynlerinizden miras aldığınız genlerden ve size getirdikleri tıbbi hastalıklardan arınmış bir fiziksel beden haline gelebilir. Hayatınız boyunca sizi sınırlayıcı duygusal ve ruhsal hikayelerden kendinizi kurtarabilirsiniz.
Kuantum fiziğinin keşifleri sayesinde, tüm maddenin yoğun bir şekilde paketlenmiş ışık olduğunu anlamaya başladık. Ancak Laika Şamanları, gerçekliğin ışıklı doğasını binlerce yıldır biliyor - titreşim ve ışığın kendilerini binlerce şekil ve formda organize edebileceğini biliyorlar. Önce ışıklı bir matris var ve sonra bu taslak yaşamı doğuruyor.
İnsan vücudunun da parlak bir matrisi vardır: Vücudun formunu ve sağlığını gösteren parlak bir enerji alanı ile çevriliyiz. Laikalar, enerji alanını dengeleyerek hastalıkları nasıl iyileştireceklerini ve olağanüstü sağlık durumlarını nasıl yaratacaklarını ve kişisel kaderlerini nasıl şekillendireceklerini öğrendiler. Enerji alanını, vücudu üreten donanım olan DNA'ya talimatlar veren yazılım olarak düşünebiliriz.''
*Bu bilgiler Alberto Villoldo'dan alıntıdır.
İçinde bulunduğumuz süreç ve insanların bende dahil olmak üzere ilgi alanlarımıza baktığımda, akışla ne kadar uyumlu olduğumuzu görüyorum. Çoğu kişi dönüşüm yolculuğunda... Burada naçizane birkaç şey söylemek isterim. Kalbinizi dinleyin ve rehberinizi iyi seçin. Maalesef kişisel gelişim adı altında ciddi problemlere yol açabilecek çalışmalar da yapılıyor. Hepimiz kıymetliyiz.
Geçen gün Haktan Akdoğan'ın yazısını okuduğumda, ne güzel destekleniyoruz dedim. Okuyunca bana hak vereceğinizi düşünüyorum.
''DNA’mızda gerçekleşmekte olan bu yeniden düzenleme süreci; galaksimizin merkezinden gelmekte olan ve Güneş’imiz vasıtasıyla güneş sistemimizi ve gezegenimizi süpürmekte olan, yüksek frekanslı pozitronik foton enerji kuşağı ışınlarıyla, hazır olan bilinçlerde DNA'mız vasıtasıyla bir değişim ve yeniden düzenleme gerçekleşmeye başlıyor.
DNA’mız evrimleşiyor ve Işık şifreli iplikler şeklinde yeni sarmallar bir araya gelmeye başlıyor. Bu yeniden düzenleme sürdükçe, bilincimize doğru hareket eden çok daha fazla bilgiye yolu açan daha ileri düzey bir sinir sistemine sahip olacağız. Uyku halindeki birçok beyin hücresini uyandıracaksınız.
Aranızdan yıldız tohumları ve ışığı absorbe edebilenler ve şimdiki gerçekliği bütünüyle değiştirmek isteyenler, bu enerji akışına ve frekansa güçlü bir biçimde uyumlanmaya ve bağlanmaya başlıyor.
Gereği gibi kullanılırsa eğer, kaos, bir yeniden düzenleme için yolları açar. Bu sebeple sizin, belli bir bilinçte ve frekansta olmanızı sağlayacak düzenlemeleri aktif edecek şekilde harekete geçmelisiniz.
Duygularınız sizi ruhsal bedeninize bağlar ve ruhsal beden çok boyutlu alanda var olur. Bilincin ve duyguların gelişmesi ve genişlemesi yeni yolları, yeni seçenekleri, yeni realiteleri ve yeni varoluş biçimlerini yaratır.
Enerjinin giderek yoğun ve aktif hale gelmeye başladığı son derece önemli zamanlarda yaşıyoruz. Hissettikleriniz, bütünüyle saklı potansiyelinizin harekete geçip uyanmaya başlaması sonucudur.''
*Bu bilgiler Haktan Akdoğan instagram sayfasından alıntıdır.
Sevgiyle
PB